Üzerinde müzakereleri yapılan ve yakında TBMM gündemine gelecek olan ‘yeni sosyal medya kanunu’ kamuoyuna yansıyan şekliyle sosyal medyada işlenecek suçlara hapis cezasını öngören yeni kanun tasarısı hazırlıkları başladı.
Yeni sosyal medya kanunu vatandaşlara sosyal medya kullanımları nedeniyle hapis cezasına çarptırılabileceklerini öngörüyor. Yeni sosyal medya kanununa ilişkin basına yansıyan bilgiler, bu kanunla vatandaşlara hapis cezası verilebileceğini ortaya koyuyor. Öyle ki bir sosyal medya kullanıcısı, bir kişiye hakaret ettiği takdirde hapisle yargılanacak. Bu hapis cezası süresi, 3 aydan 2 yıla kadar olabilecek.
Sosyal medya hakkında bir yasa düzenlemesi yapılması ve sosyal medya kullanıcılarının bu yasaya göre hareket etmesini planlanıyor. Basına yansıdığı şekliyle hükümet yetkilileri, "Sosyal Medya Başkanlığı" adı altında yeni bir oluşum kurulmasını hedefliyor. Bu oluşumun Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ya da Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK)’te kurulmasını planlayan hükümet, bu sayede sosyal medyada işlenen suçları denetim altına alacak. Kanun, yalan habere yönelik de hapis cezası getirecek. Yalan haberi yapan ve bu haberi yayan kullanıcılar, 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile yargılanacak.
Özellikle son yıllarda tek merkezden organizeli ve sistematik bir şekilde sosyal medya mecralarında dine, peygambere, ve dini değerlerimize hakaret içerikli, alenen aşağılayıcı, tahkir ve tezyif edici itibar suikastını amaçlayan paylaşımlar yapılmaktadır.
Diyanet hizmet kolunda kurulmuş, Önce Ahlak ve Maneviyat ilkesini benimseyen Sosyal medya mecralarında dine ve dini değerlerimize hakaret edilmesinin önüne ancak bu kanun ile engel olunabileceğini düşünüyoruz.
Diyanet Rtük’te Temsil edilmeli
Rtük’e verilen 9 üyeden birinin Diyanet kontenjanı olarak tahsis edilmesini ve Rtük bünyesinde ‘Ahlak Denetim Kurulu’ şeklinde yeni bir birimin oluşturulmasını, bu birimin başına Diyanet’ten verilecek üyenin başkanlık yapması, Rtük’ün daha aktif ve etkin çalışmasını sağlayacaktır.
Mil Diyanet Sen olarak manevi tahribatı önlemeye yönelik daha önce kamuoyu ile paylaştığımız çözüm önerilerinin hayata geçirilmesi artık elzem hale gelmiştir. Başta eş cinsel LGBT dernekleri olmak üzere sapık ve sapkın derneklerin kapatılarak yıkıcı faaliyetlerinin yasaklanması, Rtük içinde Ahlak denetim kurulunun kurulması, Diyanet’in Rtük’te temsili, Aile Baklanlığının ilgili kurumlarla işbirliği ve aktif çözüm paketleri, aile kurumunu dinamitleyen ve aile haysiyetini ayaklar altına alan Tv dizi ve programlarına daha ciddi yaptırımların uygulanması gibi önerilerin hayata geçirilmesi gerekiyor.
Bu bağlamda;
‘Dini değerlere hakaret ve aşağılama’ suçunun önümüzdeki haftalarda TBMM’de kanunlaşacak ‘yeni sosyal medya kanunu’ kapsamına alınmasını talep ettiğimizi kamuoyuna saygılarımızla arz ederiz.