Camilerimizdeki lojman sorunu hala din görevlilerimizin en büyük problemi durumundadır. Cami Vakıf ve derneklerimizin kuruluş amaçlarından biriside camilerimizdeki lojman problemini çözmek olmalıdır. Ancak; ne yazık ki cami vakıf ve dernekleri, camilerimizin müştemilatında bulunan dükkan vs. kira gelirleri olmasına rağmen camilerimizin ihtiyaçlarını görmezden gelerek sorunlarını çözmedikleri gibi ihtiyaçların çözümünde de en büyük engeli teşkil etmektedirler.
Camilerimizde lojman olmaması sebebiyle birçok kadro münhal durumda kalmakta, hizmette verimlilik ve kalite gün geçtikçe düşmektedir. Başkanlığımızca bir çalışma yapılarak camilerimizin müştemilatındaki gelir getirici dükkan vs. akarların Diyanet Vakfına devredilmesi için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır. Cami dernek yönetimlerine din görevlilerimiz diyanet vakfı temsilcisi olarak görevlendirilmesi yapılmalıdır. Diyanet vakfımız Belediye ve Toki ile işbirliği yaparak görevlilerimizin başta lojman sorunları olmak üzere özel vakıf ve dernekler arasında ki sorunları da acilen çözmelidir. Camiler ve Din Görevlileri Haftası, adına yakışır bir şekilde, şekilcilikten ve foto çektirmekten öteye gitmesinde Başkanlığımız ve Diyanet Vakfı baş rol oynamalıdır.
01-07 Ekim “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” olarak kutlanmaktadır. 01-06 Ekim “Camiler Haftası” 07 Ekim’de “Din Görevlileri Haftası” olarak kutlanmalıdır. “Cami ve İlim" 2020 yılı Camiler ve Din Görevlileri haftasının ana teması olurken; din görevlilerimizin de “Din Görevlisi ve Lojman Problemi” alt tema şeklinde bir gün de olsa işlenmelidir.
Din Görevlilerimizin kendi haftalarında esamesi okunmamakta, cami ana temasında kaybolmaktadır. Hiç olmazsa haftanın bir günü, din görevlilerimizin sorunlarının tartışılıp çözüldüğü bir gün olmalıdır. Camiler alt temasında mesela “din görevlisi ve lojman problemi” tartışılmalı çözüm yolları aranmalıdır. Din Görevlileri haftası münasebetiyle lojmanı olan görevlilerimizin bir taraftan lojmanları insanca yaşayacağı standartlara kavuşturulmaya çalışılırken diğer taraftan lojmanı olmayan görevlilerimize de devletimiz tarafından lojman tazminatı adı altında bir ödeme yapılmalıdır. Yoksa salt devlet ricali ile fotoların çektirildiği, çiçeklerin takdim edildiği fakat görevlilerimizin hiç içinde olmadığı folklordan öte bir anlamı olmayan bir hafta olmaktan öteye gitmeyecektir.
Birçok İl, İlçe ve köyde hatta (A) gurubu camilerimizin olduğu yerlerde sırf lojmanı olmadığı için kalite ve kalifiye görevlilerimiz görev yapmak istememektedir. Hazine, vakıf ve cami derneklerimize ait camilerimizin müştemilatı içinde bulunan araziler görevlilerimizin bu kangren haline gelmiş lojman problemini çözecek imkana sahiptir. Fakat ne yazık ki bu imkan basiretsiz ve ferasetsiz bir takım vakıf ve dernek adı altında kurulan yöneticiler tarafından kullanılamamaktadır.
Kaliteli bir din hizmetini sunabilmek için öncelikle din görevlilerimizin barınma sorunu bir an evvel çözüme kavuşturulmalıdır. Köylerde görev yapan din görevlilerimizin mahrumiyet tazminatı alması, şehirlerde görev yapan görevlilerimizin de görev yaptığı bölgeye göre“kira yardımı” almaları bu sorunu bir nebze hafifletecektir.

Ömer ULUÇAY
Keçiören Müftülüğü Şube Müdürü
Mil-DiyanetSen Genel Başkan Yardımcısı